Trading işlemleri esnasında beklenen ya da beklenmeyen bir çok sorun yaşayabiliriz. Yaptığımız işlemlerin sonuçları istediğimiz gibi oluşmayabilir. Farklı haberler, piyasa hareketleri ve fiyat oluşumları beklentimizin dışında olabileceğinden, zarar etmemizin yanı sıra sürekli aklımızı meşgul eden bir durumla karşı karşıya kalabiliriz.
Alım yaptığımız bir hissede belirli bir kâr elde ettikten sonra, hisse fiyatının düşeceği endişesi, bir işlemde ettiğimiz zararın hemen sonrasında bir başka işlem açarak zararımızı geri alma çabası ve bir hissenin alım ve satış seiyelerinin tahmini hakkında yaşadığımız endişeler bizi zihinsel anlamda yıpratabilir.
Yaptığımız alım ve satım işlemleri ile hisseleri elimizde bulundurduğumuz dönemde yaşadığımız sorunları en az seviyeye indirmek için bir takım tedbirler almak özellikle zihinsel anlamda güçlü kalmak için çok önemlidir.
Kârlı bir trading işlemi için bazı unsurları dikkate alarak hareket etmek gerekir.
İşlem yaparken zamanlama çok önemlidir. Bir alım veya satım işleminde erken pozisyon almaktan kaçınmak o kadar önemlidir. Böyle bir durumda, işlemin başlangıcında kayba uğramak riski vardır. Bu nedenle, alım veya satım yapmadan önce, temel ve teknik analiz araçları ile diğer etkenleri doğru bir şekilde değerlendirmek bizi işleme erken girmekten koruyacaktır.
Aşağıdaki esasları değerlendirerek, doğru işlem zamanını beklemek, yaptığımız alım veya satım işlemlerinde başarılı veya başarısız olma durumunu belirleyebilir:
Alım veya satım işleminin doğru bir şekilde yapılması tamamen doğru zamanı beklemekle ilgilidir. Doğru başlangıcı, doğru giriş noktalarını, beklentinin gerçekleşmesini, işlemden çıkışı ve ardından bir sonraki trading işleminin safhalarında doğru işlem anına kadar beklemek çok önemlidir.
Yeteri kadar beklemeden alım veya satım işlemine girildiğinde, fiyat veya mum oluşumları kullanılmalıdır.
Trading uzun süreli bir işlemdir ve beklemeyi bilmek gerekir. Bir hisseyi satın aldıktan sonra çok kısa bir süre içinde çok büyük kâr elde etme beklentisi içinde olmamak gerekir.
Bir hisseyi satın almadan önce yaptığımız araştırma ve çalışmalar yeterli ise, hisseyi satın aldıktan sonra hisse fiyatındaki küçük dalgalanmalar bizi endişeye düşürmeyecektir.
Alım işleminde sonra, mutlaka bir işlem yapmak zorunluluğu hissetmekten kaçınmamız gerekir. Bu hisse kapıldığımız takdirde, yapacağımız gereksiz işlemlerle, hisse hakkında yaptığımız incelemeleri ve çabalarımızı boşa çıkarmış oluruz.
Alım ve satım işlemleri son derece basit ve anlaşılabilir olmalıdır.
Uyguladığımız stratejideki sistem ne kadar karmaşıksa, işlem o kadar zorlaşır.
Bir alım veya satım işlemi için uğraştığımız bilimsel detaylar ne kadar az olursa, zihnimiz o kadar net olduğundan, işlemi gerçekleştirmeniz o kadar kolay olur.
Aslında, tüm yatırımcıların elde etmeye çalıştığı sonuç, bir çok trading sistemi gibi, trend yönünde düşük riskle bir işlem açmak ve piyasadan bir kâr elde etmektir. Bu sonuca ulaşmak için uygulaması en kolay olan sistemi tercih etmek doğru bir yaklaşım olacaktır.
İşin püf noktası, mantıklı, basit ve etkili bir strateji uygulamaktır. Aklımıza yatmayan sistemi uygulamaktan kaçınmamız doğru bir tercih olacaktır.
Yatırım yapmayı planladığımız şirketle ilgili temel ve teknik analiz sonuçlarını doğru açıdan değerlendirmek, doğrudan aşırı alım/satım veya destek ve direnç seviyelerine göre işlem yapmaktan daha doğru sonuçlar verebilir.
Aşağıdaki unsurları dikkate almak piyasa hareketinin yönü hakkında daha sağlıklı bilgiler verecektir:
Başlangıçta doğru yapmadığımız bir alım veya satım işlemini sonradan iyileştiremeyiz. Bir trading işlemi başlangıçta doğru yapılmadığında, yapabilecek hiçbir şey düzeltilmesine yardımcı olmaz.
En doğru tercih, yaptığımız hatayı kabul ederek, daha fazla zarardan korunmak için en kısa sürede işlemden çıkmaktır.
Bazı yatırımcılar bir işleme bağlanarak, kâr edebileceği umuduyla uzun süre bir hisseyi tutabilmektedir. Bu yöntem bir defalığına tesadüfen işe yarasa bile, aslında yatırımcıya zarar verecektir. Çünkü, uzun vadede, yapılan hatalı trading işleminde stop loss uygulaması ile kayıplarımızı azaltmanın en iyi tercih oduğunu öğrenemeyiz. Sonuçta, bir yatırımcı tüm işlemlerinde hatalı uygulamalarına ve zarar etmeye devam eder.
Trading işlemi yaptığımız bedeli kaybettiğimizi varsaymak ve diğer işlemlere odaklanmak bizi daha büyük zararlardan koruyacaktır.
İşleme girdikten sonra, işlemi ve sonuçlarını izlemek ve bu konuda endişe etmek endişelenmek ters tepebilir ve çok erken çıkış yapmanıza ve daha yakın veya daha uzağa stop loss yerleştirmenize neden olur.
Doğru olan, işleme girmeden önce hatamızı en az düzeye indirecek şekilde inceleme yapmaktır.
İşleme girdikten sonra, trading işlemi yapmadan önce yaptığımız araştırma ve çalışmaya güvenerek, piyasayı işleyişine bırakmak ve sonuçlara göre hareket etmek daha doğru bir yaklaşımdır. Aksi takdirde, yaptığımız tüm çalışmaları göz ardı etmiş oluruz.
Bir alım veya satım işlemi yaptığımızda, baştan kaybettiğimizi kabul ederek, önümüzdeki dönemde yaşayabileceğimiz kaygılarımızdan kurtulabiliriz.
Bu durumda, en kötü ihtimali başlangıçta kabul ettiğimizden, beklentimizin dışında gelişmeler meydana geldiğinde, farklı işlemlerle zararımızı karşılama, fiyatı sürekli kontrol etme, stop loss seviyesini değiştirme benzeri duygular hissetmiyoruz.
Böylece, trading işleminde gerçekten kaybettiğimizde, zaten zihinsel olarak hazır olduğumuzdan, büyük bir hayal kırıklığına uğramamış, kâr elde ettiğimizde ise, beklenmedik bir kazanç elde etmiş oluruz.
Bu nedenle, trading işlemine girmeden önce, riske ettiğimiz parayı zaten kaybettiğimizin bilincinde olmalıyız. Bir trading işleminde paramızı riske atmaya karar verdiğimizde, zarar edilecek tutarı bakiyemizden zaten çıkarmışsak, o zaman bir kayıp bizi duygusal anlamda çok az yıpratacaktır.
Alım ve satım işlemlerinin etkinliği mevcut olasılıkları değerlendirmekle sağlayabiliriz.
Bireysel bir yatırımcı olarak, gücümüzün yetmeyeceği konular üzerinde zaman kaybetmek veya uykusuz kalmak yerine, mevcut olasılıkları değerlendirmeye çalışmak daha verimli bir yaklaşımdır.
Bir işlem açmadan önce fırsatları bulmaya ve riskimizi tanımlamaya odaklanmalıyız, çünkü sonuçta kontrol edebileceğimiz unsurlar bunlardır. Piyasada yaptığımız işlemlerde her zaman doğru hareket etme şansımız olmadığını anlamamız gerekir. Ancak, çoğu yatırımcı, deneyim düzeyi ne olursa olsun, bunu gerçekleştiremez.
Piyasadaki fiyat hareketlerinin yönünün böyle olmaması gerektiği gibi sonuç vermeyecek düşünce ve yorumlar bize herhangi bir fayada sağlamayacaktır. Piyasadaki hareketlerin bu şekilde meydana geldiğini kabul ederek, nedenlerini ve sonuçlarını araştırmak ve bu duruma göre pozisyon almak daha gerçekçi bir yaklaşım olacaktır.
Alım ve satım işlemlerimizde kullandığımız trading stratejimizin başarısını ölçerken, tek bir trading işleminin sonucunu değil bir dizi sonucu değerlendirmemiz gerekir.
Trading stratejimizi analiz etmemiz ve farklı parametreleri hesaba katmamız gerekir.
Trading sistemimizin olumlu sonuçlar verdğini, uzun vadede para kazanma olasılığının yüksek olduğunu anlarsak, bir sonraki trading işleminde endişe yaşamayız.
Trading işlemlerinde kişisel düşünce ve yaklaşımlarımızdan uzaklaşmamız gerekir.
Yatırımcılar objectif veya subjektif bir trading yöntemini tercih edebilirler. Objektif yatırımcılar, trading işlemlerinde bir dizi kuralı takip ederek, önceden planlanmış satın alma ve satma kararlarını uygularlar. Buna karşılık, subjektif yatırımcılar değişen piyasa koşullarına uyum sağlar ve alım satım kararlarını daha çok belirli bir alım satım fırsatına ilişkin değerlendirmelerine göre alır.
Subjektif yatırımcılar, trading kararlarında akıldan ziyade duyguları ile hareket ettiğinden, daha savunmasızdır.
Özellikle, yeni yatırımcılar, trading işlemlerinde subjektif olmaktan kaçınmalıdır. Böylece, işlemlerimizde duygusallıktan kaçınmış oluruz.
Objektif trading özellikleri
Trading işlemlerinde güven eksikliği işleme girmemizi engelleyebilir. Bu trading kaygısı tüm yatırımcıları etkileyebilir.
Trading işleminde, sistemimiz düzgün bir şekilde yapılandırılmış olsa bile işleme girmekte tereddüt edebiliriz. Bu trading kaygısı trading hakkındaki güven eksikliğinden kaynaklanır ve trading becerilerimize güvenmediğimizde meydana gelir.
Yeterli trading bilgimiz ya da trading stresimizi azaltmamıza yardımcı olacak istikrarlı bir trading planımız ve/veya iyi bir stratejimiz olmadığında, güven duyabileceğiniz bir trading sistemi geliştirmemiz gerekir.
Uzun süre sabır ve disiplinle yapılan trading işlemi ile doğru orantılı olarak fayda sağlarız.
Trading güvenini artırma
Güvenli bir trading stratejisi oluşturmak için aşağıdaki kuralları uygulayabiliriz:
Piyasada işlem yaparken, piyasaların bizim istediğimiz şekilde ve yönde hareket etmesini istediğimizden, kolaylıkla strese giriyoruz. Özellikle, zararımız arttığında, tepkilerimiz çok yüksek olabiliyor.
Gerçekçi olmayan ve çok kısa zamanda çok yüksek gelir beklentileri sık karşılaşılan bir durumdur. Bu durumda olan ve çoğunlukla tesadüfen para kazanma şansı yakalamış yatırımcılar, özellikle %300-500 oranında gelir elde eden kişilerin başarı hikayelerini dinleyerek, bazen işlerinin bırakarak tam zamanlı yatırımcı olma ya da kredili işlemlerle portföy miktarlarını artırmayı düşünmektedirler.
Yatırımcıların çoğu hızlı bir şekilde zengin olma hayali kurar. Ancak, bu göründüğü kadar kolay değildir. Piyasalarda işlem yapmak, temel ve teknik analiz bilgisi, piyasanın dinamiklerini anlamayı gerektirir. Bu yöntemle başarılı olmak ise, yatırımcıların kendini geliştirerek zamanında ve doğru kararlar verebilmesi ile mümkün olur. Bu seviyeye gelmek ise zaman ister.